Çocuğunuzu Sınava Nasıl Hazırlarsınız?

Çocuğunuzu Sınava Nasıl Hazırlarsınız?

Çocuğunuzu iyi tanıyın. Neyi başarabilir, nelerden hoşlanır yaklaşık tahminleriniz olsun.

Yegan Sasık Özcan

Yegan Sasık Özcan

Günümüzde akademik kaygılar ve başarı kaygısı artık sadece üniversiteye hazırlanan gençleri değil, geniş bir yelpazede tüm öğrencileri etkisi altına almaktadır. Neredeyse anaokulu çağından itibaren çocuklar ve ebeveynleri, bir yarış içerisine sokulmuşçasına en iyi performanslarını gösterebilmek için bir uğraş içindeler. Gerek liselere gerek üniversiteye girmek için mevcut olan sınav sistemi içerisinde, öğrencilerin sadece bilgi ve akademik başarı olarak değil, aynı zamanda psikolojik olarak da bir sınavdan geçtikleri söylenebilir. Bu nedenle psikolojik olarak güçlü olmak, kaygı seviyesini optimum (İdeal aralık) oranda tutup, bunu performansa pozitif etki edecek bir mekanizmaya dönüştürebilmek çok önemlidir.

Başarı kaygısı neden kaynaklanır ve neden her çocuk bunu farklı yaşar?

Kaygıyı birçok etken belirler ve bu etkenlerin hiçbiri birbirinden bağımsız değildir. Bu etkenler arasında ailenin başarıya karşı olan tutumu, gencin içselleştirmiş olduğu başarı algısı, gencin ve ailenin mükemmeliyetçi yapıda olması, sosyo-kültürel seviye ve gencin motivasyonu önemli yer tutar.

Kaygı ve performans üzerine yapılan birçok araştırmanın ortak sonucu, belli bir oranda kaygının aslında performansa pozitif bir etkisi olduğu yönündedir. Fakat kaygının optimum seviyeyi geçmesi yani yoğun kaygı yaşanması, kişinin gerçek performansının düşmesine neden olmaktadır. Peki nedir o optimum başarı kaygısı seviyesi? O seviye, çocuğun başarılı olmak istediği alan, sınav, maç ve benzeri faaliyeti yeterince ciddiye alıp, ona belirli bir önem vermesi, o uğurda çalışması, ama hayatının bir tek o alandaki başarıdan ibaret olmaması halidir.

Peki çocuğunuzun başarı/sınav kaygısı yaşadığını nasıl anlarsınız?

Kaçma:

Ders çalışmayı bırakma, sınavı yarıda bırakma)

Kaçınma:

Ders çalışmayı erteleme, sınava girmeme) gibi davranışsal belirtiler.
Sınav veya performans sergileyeceği herhangi bir etkinliğin yaklaşması ile başlayan mide bulantıları, kusma, bağ veya karın ağrısı gibi hekim kontrolünde fizyolojik nedenleri bulunamayan bedensel rahatsızlıkların yaşanması.

Anne babalara öneriler

Çocuğunuzu iyi tanıyın.

Neyi başarabilir, nelerden hoşlanır yaklaşık tahminleriniz olsun.

Hiçbir zaman çocuğunuzu bir

başka çocuk ile kıyaslamayın.


Yıkıcı değil

yapıcı

olun.

Hiçbir şeyde aşırıya kaçmayın.

Sınav senesi diye aşırı övgü veya düzen değişimine lüzum yok. Her zamanki gibi yaşayın.

Çocuğunuzu sevin ve onu koşulsuz kabul edip, beğendiğinizi hissettirin.

Sınav ve sınava hazırlık öğrencinin sorumluluğundadır,

sizin değil. Ancak bu durum plan yapabilme ve odaklanma, dikkat vs. gibi alanlarda desteğe ihtiyacı olan öğrenciler için geçerli değildir. Bu gibi durumlarda bir uzmanın sizleri bilgilendirmesi ve yönlendirmesi eşliğinde, çocuğunuza yol gösterebilir, destek olabilir, hatırlatmalar yapabilirsiniz.

Ev ve aile ortamında konuşulan

t

ek konunun ‘Sınav’, ‘Sınav sonucu’ ve ‘Hedefler’ olmamasına

dikkat edin. Elbette önemli bir konu ve bahsi geçecek, ancak hassas olmaya ve çocuğunuzu sıkmamaya, endişelendirmemeye gayret edin.

Fikirlerinizi paylaşabilirsiniz, fakat

düşüncelerinizi çocuklarınıza kabul ettirme sevdasından vazgeçmelisiniz!

Kaygı bulaşıcı bir duygudur.


Çocuklar sadece duyduklarıyla değil gördükleriyle de öğrenirler ve uygularlar.

Yapıcı düşünerek kaygınızı kontrol altında tutmaya çalışın.


Önemli Hatırlatma

Bu içerik ilgili uzman danışman tarafından izleyicilerimizi bilgilendirme amaçlı hazırlanmıştır. Kendinizin veya çocuğunuzun sağlığı ile ilgili her konuda, bir tıp doktoruna veya çocuk eğitimi ve psikolojisi alanında çalışan uzmanlara danışmanızı tavsiye ederiz.

İlgili Makaleler